12 Nisan 2014 Cumartesi

Sürmene Bıçağı, Post-10

Sürmene Bıçağı

Sürmene'deki bıçakçılık aslında çok çok eskilere uzanmakta. Bir rivayete göre tarihten önce 1000 yıllarına kadar uzanmaktadır. Evliya Çelebi Seyahatname'sinde gemilerini Sürmene Yeniay limanında tamir ettirdiklerini, kesici aletlerini de Sürmene'de tamir ettiklerini belirtmiştir. Sürmene'de bıçağın imal edilmesinde bölgedeki maden kaynaklarının zengin olmasının payı elbette büyüktür. Ayrıca bıçağa su verme işi öncelerden yunus yağı kullanılarak yapılıyordu. O dönemlerde yunus avcılığı serbestti ve Sürmene'de yunus avcılığı oldukça popüler bir gelir kaynağıydı.

Özellikle Rum bıçak ustaları yunus yağını kullanarak muhteşem bıçaklar üretiyorlardı. Yakın tarihte ise Sürmene bıçağının gelişmesi için çok önemli bir olay söz konusu olmuştur. İstiklal harbinden önce Sürmene'yi işgal eden Ruslar bir daha Sürmene'yi terk etmeyecekmiş gibi Sürmene içine iskeleye gelen gemilerin mallarını içerilere taşımak için raylı vagon sistemi kurdular. Oldukça külfetli ve zahmetli bir iş olan raylı sistemi Ruslar çok kısa bir sürede Sürmene'de kurdular ve çalıştırmaya başladılar. Tabi ki her şey umdukları gibi olmadı ve "geldikleri gibi gittiler". Raylı sistem bir müddet daha kullanıldıktan sonra rayların ve vagonların demirleri bıçakçı ustalar tarafından satın alındı. Bu vagon demirlerinin bıçak yapımında kullanılmasıyla bıçakçılık çok gelişti.

Çakısından ekmek bıçağına, dekor bıçağından satırına, fileto bıçağından tıbbi bıçaklara kadar bir çok Sürmene bıçağı Sürmene'de üretildi ve halen üretilmekte. Lakin bunların en meşhur olanı Meşhur Sürmene Oluklu Kaması'dır.
 
Oluklu Kama
Cumhuriyet döneminde oldukça meşhur olan bu kama neredeyse her delikanlının belinde mevcut idi. 1952 yılında üretimi ve satılması yasaklanan Sürmene Oluklu Kama Bıçağı en meşhur Sürmene bıçağıdır ve Sürmene bıçağını popüler kılan önemli figürlerdendir. Üretimi ve satılması yasak olan bu kama halen gizli olarak Sürmene'de üretilmekte ve el altından satılmaktadır. Kavga ve horonda kullanılan boynuzdan yapılan sapı 10 cm, dövme çelik olan uç kısmı 12 cm, toplam 22 cm boyunda, sivri uçlu delici geleneksel bıçak türü.
Sürmene Çakısı


1952 yılında suç aleti kapsamına alınıp, üretimi ve satılması yasaklanana kadar, Sürmene’de 250 civarında ev imalathane-sinde üretilmekteydi. Sürmene’de bıçak üretiminin yaygınlığının nedeni balıkçılığın yaygın olmasıydı; bıçağa su verme işlemini bile Yunus balığının için-de yapanlar vardı. Sürmene’li ustaların diğer bir özelliği de Anadolu’da diğer geleneksel bıçak yapımcıları olan Afyon, Tosya, Bursa bıçakçıların-dan farklı olarak, imalatta kullandıkları pek çok aleti de kendilerinin imal etmesiydi.
                                                       Sürmene Bıçağı Yapımı

Bıçağın tesviyesini motor kullanmadan, toprağa saplanmış iki çatallı direğin ortasına geçirilmiş bir bileği taşını el yardımıyla döndürerek yaparlardı. Sap kısmını oluşturan boynuz ısıtılarak kalıba koyulur, mengene ile sıkıştırılıp, şekil verilir, üzerine gümüş işleme süs takılırdı. Sürmene bıçağının kılıfının dışı buzağı derisinden, içindeki hazne ise kızılağaç odunundan yapılır, içi küçük bir meyve bıçağının nadiren bir üçüncü bıçağın daha gireceği şekilde oyulurdu. Bıçakçılık mesleği kuyumculuk, bakırcılık benzeri pek çok meslek gibi Rumlar sayesinde yayılmış ve zamanla Müslümanlar tarafından benimsenmişti.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder